- Home »
- fatih terim , galatasaray , heynckes , istifa , mancini , ünal aysal »
- Özelleştirilmiş Galatasaray
Üç sene önce tarihinin en kötü senesini yaşayan bir Galatasaray vardı. O kadar darmaduman olunmuştu ki yeni stad açılışı gibi muhteşem bir olay bile bir işe yaramamıştı. Güç bela biten bir sezonun ardından yapılan başkanlık seçimiyle ise herşey bir anda değişmişti.
Neydi o değişen. Galatasaray'ın başına yeni nesilin çok sevdiği "dünya düzeni" ni çok iyi bilen, şirket yönetmekte ustalaşmış bir başkan seçilmişti. Adı Ünal Aysal'dı. İlk açıklamalarından itibaren profesyonel bir yönetim işleyişi hakkında ipuçları vermişti. Kendisinin futbola karışmayacağını vurgulamıştı. Gerçekten karışmadı da.
Peki neye karıştı? Şirketlerde bulunmayan maneviyata karıştı. Maneviyat ikinci plana atıldı. Bu kötü anlaşılmasın, kastım hatır gönül ilişkileridir. Şirketlerin işleyişinde şirketin disiplini ve olabildiğince makineleşmesi esastır.
Bunu tamamen özelleştirilen devlet şirketlerine benzetebiliriz. Bir anda profesyonelleşme ile karşı karşıya kalan çalışanların eski muhabbet ve sıcaklığı kaybederek makine gibi çalışması gerçeğine. Galatasaray da tamamen böyle oldu işte. Dağınık ve rahat yönetim şekli kağıt üzerinde olmasa da tamamen bir dünya düzenine ayak uydurmaya çalışan bir şirket şekline dönüştü. Herkesin çalışan olduğu, kulübün kar yapması için tüm ezberlerin bozulduğu bir sistem.
Evet, insanımız rahatı görünce herşeyi salmakta ün yapmıştır. Peki bunun çözümü tamamen değişim midir? Siyah ile beyaz arasında bir gri olamaz mı? Olur. Hem de nasıl olur. Bakın Bayern Münih'e. Yönetim şeklini Galatasaray'a uyarlarsak eğer Bülent Korkmaz başkan oluyor. Profesyonelleşmeyi bir maneviyat simgesine devrederseniz bir taşla iki kuş vurmuş oluyorsunuz. Anlatmak istediğim bu.
Burada Ünal Aysal ile ilgili herhangi bir eleştiride bulunduğumu düşünmüyorum. Kendisi, sadece kendisinden isteneni yapmıştır. Kulübü kurtarması istenmiştir, o da en iyi bildiği şekilde kulübü kurtarmıştır. Bu konuda en son suçlanacak kişi de kendisidir. Suçlanacak kim midir? Galatasaray'ın ruhunu, maneviyatını şimdiye kadar kötüye kullanarak Galatasaray'ın büyük bir erezyon yaşamasına neden olanlardır. Federasyon ve diğer oluşumların, kulüplerinden ise hiç bahsetmiyorum bile.